Mini beyinle senfoni: Ölen bestecinin DNA’sıyla müzik yaratıldı

featured

Avustralya’nın Batı Sanat Galerisi, sanatseverleri sıra dışı bir deneyime davet ediyor. “Yeniden Canlandırma” adlı enstalasyon, hayatını kaybeden besteci Alvin Lucier’in kanından elde edilen kök hücrelerle yaratılan bir “mini beyin” aracılığıyla müzik üretiyor.

Ziyaretçiler burada canlı bir orkestra yerine, ölmüş bir insan beyninin yarattığı seslerle dolu bir senfoniyle karşı karşıya kalıyor.

Lucier’in DNA’sı ile gerçekleştirilen bilimsel sanat

NTV’nin aktardığıan göre, projenin arkasındaki araştırma ekibi, Lucier’in DNA’sını kullanarak bir beyin dokusu geliştirdi. Bu beyin, elektrik sinyalleriyle sürekli müzik bestelemeye programlandı.

Sanatçılar ve bir nörobilimciden oluşan ekip, bu çalışmayı “bir kişinin varlığını ölümün kesinliğinin ötesine taşımanın karanlık olasılıklarına ışık tutma” çabası olarak tanımladı.

Mini beyin tıpkı gerçek beyin gibi işliyor

Lucier’in bağışladığı kandan büyütülen bu serebral organoid, yani “mini beyin”, gerçek bir beyin gibi elektriksel sinyaller yayıyor.

Sanatçı Nathan Thompson, bu nöral dokunun tıpkı bir insan beyni gibi çevreyle etkileşime girdiğini, ziyaretçilerin seslerine ve kendi ürettiği seslere tepki verdiğini belirtiyor.

Enstalasyon, 20 büyük bakır plaka ve onların arkasına yerleştirilmiş hoparlör ile mekanik çekiçlerden oluşuyor. Bu sistem, mini beyinden gelen nöral sinyalleri algılayarak, her bir plakanın farklı sesler üretmesini sağlıyor.

Böylece eser, mini beynin dalgalarıyla spontane bir senfoni yaratıyor.

Ziyaretçi etkileşimiyle canlanan müzik

Enstalasyonun en çarpıcı yanı, mini beynin sadece kendi sinyalleriyle değil, çevresel seslere de tepki vermesi. Lucier’in bu “uzantısı”, galeri ziyaretçilerinin varlığına tepki göstererek, her performansı benzersiz hale getiriyor.

Alvin Lucier, bu sıra dışı projeye kendi isteğiyle katıldı. Kan örneğini yaşamının son yıllarında bağışlayan Lucier, projeye ölümünden sonra dahil olmayı bilinçli bir seçim olarak yaptı.

Zaten sanat kariyerinde de yenilikçiliğiyle tanınan Lucier, 1965’te EEG beyin dalgalarıyla müzik üreten ilk besteciydi. O çalışmasıyla başlayan süreç, bu projeyle adeta “ölüm sonrası yaratım”a dönüştü.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsiniz

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırmayın ve ücretsiz e-posta aboneliğinizi hemen başlatın.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Dönüşüm ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin